Ekim’le beraber evde geçirdiğimiz zamanın sonuna geldik. Uzun bir annelik izninden sonra Ocak ayında işe geri dönüyorum. Bu sebeple Ekim 14 aylıkken, bu ayın başında kreşe başladı.
Ekim Bir Yaşında
Ekim doğalı bir sene oldu. Bir yandan zaman çok çabuk geçti, bir yandan da şimdi onsuz hayatımız nasıldı hatırlamakta güçlük çekiyorum, sanki hep bizimleydi gibi. [Devamını Oku]
Ekim’le Onuncu Ay
Bu ay Ekim sürünmeyi bırakıp dizlerinin üzerinde emeklemeye başladı. Fakat hala bir yere yetişmeye acelesi varsa sürünme pozisyonuna geçip çabuk çabuk ilerliyor. Geçen ay yalnızca sehpa ve koltuk kenarı gibi kavrayabildiği yerlerden tutunup ayağa kalkarken bu ay buz dolabı, duvar gibi düz yüzeylerden de avucuyla destek alıp ayağa kalkıyor. [Devamını Oku]
Ekim’le Sekizinci Ay
Önceden tahmin ettiğim gibi Ekim büyüdükçe her geçen ay birbirinden daha keyifli oluyor. Bu ayki en büyük değişiklik Ekim’in emeklemeye başlaması oldu. Bir gün uyandık, Ekim’i yere koyduk ve elleriyle kendini öne doğru çekmeye başladığını gördük. Bu zaman tam da hemşiresinin evimize yaptığı sekizinci ay ziyaretine denk geldi. [Devamını Oku]
Ekim’le Yedinci Ay
Ekim’in artık bir bebek değil, çocuk olmaya başladığını hissediyorum. Daha yedi ayda bunu söylemek için belki erken ama bazen Ekim’in benim çocuğum olmaktan ziyade arkadaşım olduğunu düşünüyorum çoğu zaman. Mutfakta bir şeyler yaparken henüz cevap almayacağımı bilsem de ‘Ekim bunu nasıl yapalım? Sen bu konuda ne düşünüyorsun?’ gibi sorular sorup, hem onu oyalıyorum hem de yaptığım işlere onu katarak daha eğlenceli hale getiriyorum. O genelde plastik kaşığını veya kumaş kedisini kemirmekle meşgul oluyor, ama etrafımda olması beni çok mutlu ediyor.
Bebekler için Şehir Kütüphanesi
Dün tüm öğleden sonra Göteborg şehir kütüphanesinin çocuk bölümündeydik. Ekim’le buraya önceden bir kaç defa uğramıştık, fakat o zamanlar Ekim küçük olduğu için pek tadını çıkaramamıştık. Dün ise artık Ekim’in etrafla ne kadar çok ilgili olduğunu, seslerin, renklerin ve diğer çocukların ne kadar dikkatini çektiğini şaşırarak gözlemledim.
Ekim’le Üçüncü Ay
‘Bunlar çok büyük’ diyip dolabın bir köşesine ayırdığım kıyafetlerin bir kısmını neredeyse küçülmek üzereyken yakaladım bu ay. O yüzden her gün değişik bir kıyafet giydirmeye çalışıyorum Ekim’e, o kadar kıyafet boşa gitmesin diye. Hızlı büyür demişlerdi de inanmamıştım, kilosu doğum kilosunun iki katına ulaştı 5600 gram oldu, boyu da 60 santimetreyi buldu. [Devamını Oku]
Ekim’le İkinci Ay
Henüz iki ayı beraber geçirmişken, ben Ekim’in ne kadar hızlı büyüdüğüne inanamamaya başladım bile. Artık gözleri anlamlı bakmaya, evin içinde Barış’la beni takip etmeye başladı. Altı değişirken başının üzerindeki duvarda asılı resimler en yakın arkadaşları oldu, her seferinde onları keşfedip yeni görmüş gibi sevinip gülüyor :) Gülücükler de bu ay gelen yeniliklerden biri. İlk doğduğundan beri sahip olduğu fazla ciddi ve seviyeli yüz ifadesi ara ara gülücüklere teslim oluyor artık. [Devamını Oku]