Cumartesi günü yakın arkadaÅŸlarımız Cecilia ve Prakash’la buluÅŸup, farklı ülkelerden dansçıların sokakta gösteri yaptıkları Hammarkullen festivaline gittik. Küçük bir festival olmasına raÄŸmen çok fazla insan katıldığı için yoÄŸun ve eÄŸlenceli geçti.
Festival alanında bir ÅŸeyler atıştırdıktan sonra ÅŸehre döndük. Cecilia’nın evine uÄŸrayıp bir ÅŸiÅŸe ÅŸarap ve üzerine oturmalık bir kaç havlu aldıktan sonra, ÅŸehrin gizli bahçelerinden biri olan Näckrosdammen’e gittik.
Üzeri nilüferlerle dolu küçücük bir göl ve geniÅŸ çimlerden oluÅŸan bu alan kafa dinlemek ve güneÅŸin tadını çıkarmak için mükemmel bir yer. Etraftaki küçük binalar Göteborg Üniversitesi’nin ÅŸehrin her yerine yayılmış binalarından bir kaçı. Öğrenci olduÄŸum zamanlar, sadece yerinden dolayı, acaba Göteborg Üniversitesi’nin burada olan bölümlerinden alabileceÄŸim dersler var mı diye çok araÅŸtırmıştım :)
Parkta bizim gibi çimlere yayılmaya gelen bir sürü insan vardı. Bu şekilde, aynı noktada yayılarak şarap içip, sohbet edip, fotoğraf çekip sanırım yaklaşık 3-4 saat geçirdik :)
AkÅŸam saat 8 gibi, hava daha kararmamışken parktan ayrıldık ve Eurovision’ı izlemek için patlamış mısır alıp, televizyonu olduÄŸu için Gökhan’a gittik :)
3 Yorum